Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 34 °C
Açık

Savaş karşıtlığının “suçlu” ilan edildiği şiddet toplumları | Bahadır Özerdem

Savaş karşıtlığının “suçlu” ilan edildiği şiddet toplumları | Bahadır Özerdem

Savaş Belası!

İnsan soyunun cennet ile cehennem arasında en sık gelgitleri yaşadığı anlar savaş anlarıdır.

Ahlak tek başına bir savaşı açıklamaya yetersiz kalır.

Savaşın ahlaklı olup olmaması başka bir şey, savaş hukuku başka bir şeydir.

“Savaşta ahlak yoktur!” diyerek kafanızı çevirip olup biteni görmezden gelebilirsiniz. Bu da bir tavırdır!

Fakat bu tavır ne kadar vicdanlıdır?

Yaşanan savaşlara sessiz kalmak, savaş hukukunun bir kenara bırakılarak çocukların, sivillerin katledilmesini görmezden gelmek bilincini yitirmiş toplumsal bir vicdansızlık değil midir?

Savaş karşıtlığının “suçlu” ilan edildiği şiddet toplumları ve sistemleri ile iç içe yaşıyoruz.

Yıkıntılar altından çıkarılan bir yaşlının cesedi, esir alınmış sivillerin çaresiz yakarışları, sedye üzerinde taşınan bir çocuğun ağlaması, kayıp evladını bomba sesleri arasında bulmaya çalışan annenin yakarışı…

İnsanı insan olduğuna utandıran zamanlardan geçiyoruz.

Nihayetinde zamane savaşlarında, iki taraftan bir tanesi, kudurmuş egemenlerin saldırılarında bedel ödeyen çocuklardır, yaşlılardır, sivillerdir, yoksullardır.

Bu suçu hangi dinin kutsallığı, hangi “milli” savunmanın yüceliği, hangi vatanın “büyük büyük” bayrağı temizleyebilir?

Aynı şekilde; hangi gerekçeyle yapılırsa yapılsın sivillerin üzerine bombalar yağdırmak, binlerce çocuğun canını almak insanlık suçudur.

İnsan soyunun cennet ile cehennem arasında en sık gelgitleri yaşadığı anlar savaş anlarıdır.

Ruhun acıya, çoluk çocuk, kadın erkek demeden, tepeden tırnağa korkuya kesildiği zamanlardır savaşlar.

Savaşta eşit paylaşılan tek şey acıdır.

İnsan yüreği ağlar mı?

Evet ağlar!

Hem de savaşlarda, hem de yıkımlarda, çok ama çok ağlar.

Buna ilaç bulabilen çıkmadı daha. Bir merhemi var mıdır bilen yok. Ne Anadolunun, ne Mezopotamyanın, ne Arabın lokman hekimleri bunun ilacını bulabildiler.

Yürek ağlamasının bir ilacı, bir iksiri olsaydı zaten bulurlardı.

Savaş karşıtı olmak; tarafsız kalmak değildir. Savaşan güçlerden birinin tarafı olmak hiç değildir.

Savaşa karşı çıkmak; evet taraf olmaktır.

Ölecek, sakat kalacak, yetim büyüyecek çocukların tarafı olmaktır.

Evini, köyünü, okul arkadaşlarını kaybedip, bilmediği diyarlarda, bilmediği dillerde, bilmediği kültürlerde gelecek hayali kurmak zorunda olan çocukların tarafı olmaktır.

Savaşa karşı çıkmak; göç yollarında, denizlerin dalgalarında boğulacak çocukların tarafı olmaktır. Gece yarısı kabuslarla uyanıp ağlayacak çocukların tarafı olmaktır.

Savaşa karşı çıkmak; bunlara neden olanlara, “Allah bin bir belanızı versin” diyebilmektir.

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   http://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.