Deli Divane | İsmail Çifçi

Bir çift kelâmın hatırına,
Zamana bırakalım, dedim.
“Yok, yok…” dedi.
Bir çift kelâmın hatırı,
Suskun hafızamı zorluyor, dedim.
“Etmeseydin.” dedi.
Sevmiştim… Sevmiştim seni be arkadaş, dedim.
Şöyle bir acı baktı…
Bir acı daha…
Sonra…
Gözyaşları sessizce
Aktı, aktı.
“Ne yapayım?” dedi.
Süslü şehrin bir kenar semtinde
Böyle mi, böyle çaresiz mi
Kalacaktım?
Bir kez daha…
Daha mı Yanacaktım?
Vurgun yemiş duygularımla,
Düşüncelerimde,
Yeniden, yeniden…
Bir yoğunlukla,
Böyle perişan mı olacaktım?
Ulan aşk!
Aşk olsun sana
İsyanımla…
Nice nice badirelerden geçmiş halimle ben
Suskunun suskunuyum işte.
Bir daha mı?
Can da mı?
Canan mı?
Sürerim kendimi
Yalnızlıklar şehrinin gecelerine.
Sonra…
Bir berduş misali
Deli divane…
Kusur, kabahat de aramam.
Asla, asla aramam…
Ne sende
Ne kendimde.
Ben gönlümün,
O iflah olmaz illetine sayarım.
Ve benim, söz dinlemez
Arsız gönlüme yanarım.
Süslü şehrin bir kenar semtinde
Bir berduş misali
Deli divane…
İsmail Çifçi