Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 34 °C
Açık

Günün Şiiri

Ağaçların asili çınar Öyle kuşlar konar ki Dallarını unuttururlar adama...
Oysa; gülünce alabora oluyor dudak kenarları, bir bir enkazın üstüne...
Kristal kırağıları doğuruyor bahçenin güz gülleri göğün kapılarından yeme iniyor...
Kendini tanı demek kolay bir kuşa bir ağaca ve hatta...
Her akşam’ın korkunç gecelerinde Senin aşkınla sızlar yaralarım İsmin hece...
Canım yürümek istiyor anne Emeklemeyi bırakmak Bırak ellerimi yürürüm ben...
Yorgun misafiriyim kalabalık şehirlerin aynalarına baktıkça öfkeli göğün hüzün akıyor...
Hiç gitmiyor çocukluğum gazete sattığım sokaklardan haliç tersanelerine yürüyen erken...
Kapının hemen arkasındayım. Kim ya da hangi sıfatla orada duruyor...
Korkak değilim umutsuz değilim bundan böyle Değiştirdim sana yaraşmayan günlerimi...
Bugün Annem Bugün sevdiğim Bugün kadınım Bugün kızım. Bugün gelinim....
Dağınık kuş yuvaları şaşkın bakan gözlerin eteğine otursam teklifsizce yaraların...
Anlatmak istersen çektiklerini sabaha çık, yoksa anlatamazsın susmak istersen başka...
Korkuyorum Nora İşgüzar bir memur her fırsatta işlemekte sabıka dosyalarını...
Bugün, bir yerlerde öfkeyle sıkılıyor yumruklarKılıç kınından çıkıyorKinle bileniyor kelimeler...
Yol_Tüketirsin böyle … Hani-Nerde Hangi mevsim de … Açacak’ mı...
Tütsülenmiş gecelerin sabahına uyandık Etrafta dünden kalan puslu havalar Yollarda...
Henüz vakit varken, gülüm Paris yanıp yıkılmadan, henüz vakit varken,...
Sen baharsan bahar, sen kışsan kış olurum. Duruluğum, hırçınlığım, hüznüm...
âh Josef’im yarası azralım o dediğin tanrı kâlbimizin kundağına belediğimiz...
– Bilge Karasu için İncir sütü sabahından çıkıp geldiniz Nar...
Ellerimi avuçlarımı bağlayan Bir efkar Bir ben kalmışım gibi dünyada...
Evler, ampûller, bardaklar olacağım. Ben yaşayacağım neysem öyle kalarak. Sen...
Sanma ki hep susuyorum türkülü bulutlara yüklüyorum kurşunla dağılmış sevdamı...
Kimse de çok değilim, kalıcı mı hiç bir çığlığım sadece...
Korkak değilim umutsuz değilim bundan böyle Değiştirdim sana yaraşmayan günlerimi...
Ben alayım oyuncağını Bir tutam bulut Gökkuşağından uçurtmanı Uçur Uçur...
Kalplerinden kaçtığın tüm kötülükler büyüyen bir yangının içine attılar seni...
“Bu kampta kadınlar sardunya yetiştirmiş midir bilemiyorum? Şarkı söylemişler ama;...
Terk et git ya da hiç sevme beni inat bu...