Düz Yazıda Öykü ve Hikaye Yazımı

DÜZYAZI TÜRÜ VE YAZIMI / Öykü (Hikâye)
İnsanlar, yazı yaygınlaşmadan önce, belki de akılda kolay kalsın diye, fabl ve fıkra (gülmece) gibi kısa öykülerle olaylı küçük anlatı geleneğini geliştirmişlerdir. Sonra bunlarda yer, zaman, ve kişiler betimlenerek genişletilir. Olayda ayrıntıya gidilir. Böylece yavaş yavaş öykü türü ortaya çıkar. Öykü, yaşanmış ya da yaşanabilecek olayları anlatan ilgi çekici yazılardır. Okuyucuya yaşamdan bir sanal kesit sunar. Çoğu hayal ürünü olduğu halde, anlatılanlar gerçekmiş gibi okuyucuyu etkiler. Okuyucu öyküleri severek okur, çünkü anlatılanlarda kendinden ya da çevresinden bir şeyler bulur.
Öykünün Ögeleri
Öykünün ögeleri kişiler, olay, yer ve zamandır.
- Kişiler: Öykünün konusu olan olay, bir kişinin başından geçer. Bu kişiye öykünün kahramanı denir. Öyküde kişi sayısı sınırlı olmakla birlikte her öyküde ikinci derecede önemli kişiler de vardır. Kimi öykülerin kahramanı hayvan da olabilir. Bunlarda ikinci dereceden kişiler içinde hem insan hem de hayvan bulunabilir. Öykü yazarı, kahramanını ve diğer kişileri hayatın içinden seçmeli, olayları ve sorunları gerçeğe uygun ele almalıdır. Yazar, Okuyucu ile bağını öykünün sonuna kadar koparmamak zorundadır.
Öykülerde kişiler; bize betimlemeyle tanıtılır. Bu tanıtım, bütün yönleriyle değil, yalnızca kişilerin öyküye konu olan yönlerinin tanıtımıdır. Derinlemesine duygu çözümlemelerine yer verilmez. Öyküyü romandan ayıran en önemli özellik de budur.
- Olay ya da Durum: Olay ya da durum öykünün konusudur. İnsan başına gelebilecek her türlü olay, insanın karşılaşabileceği her durum öykünün konusu olabilir. Eskiden olağan olaylar öyküye konu olamazdı. Öykü “insan başından geçmiş ya da geçebilecek olağanüstü bir olayın anlatımı” diye tanımlanırdı. Öyküde konu genellikle bir olaylıdır, bu nedenle de öykü yazmak kolay bir beceri değildir. Olay, öykü kahramanının eyleme dönüşmüş beğenme, istek, özlem, tutku, öfke, korku… gibi duygularından doğar, yine onlarla desteklenerek gelişir, sonuca ulaşır.
Öyküde olay plânı üç bölümdür: serim, düğüm, çözüm.
Serim: Öyküdeki olaya giriş paragrafı ya da paragraflarıdır.
Düğüm: Öykünün gelişme paragraflarıdır. Betimlemeler, duygular, duygu çatışmaları, çözümlemeler, ana olay, ona bağlı yan olaylar ile karşılıklı konuşmaların bulunduğu paragraflar hep bu bölümdedir. Olayların düğümlendiği yerlerde düğüm paragrafları vardır. Okuyucunun merakı bu paragraflarda doruğa ulaşmalıdır.
Çözüm: Öykünün büyüklüğüne göre birkaç paragraflık bölümdür.
- Yer: Öyküde yer, zaman kadar öyküden ayrılmaz bir parçadır. Olayın geçtiği yer olayla birlikte değişebilir. Yerin zaman içindeki durumunun anlatılması betimlemeyi gerekli kılar. Okuyucunun sıkılmaması için betimlemeyi uzun tutmamak gerekir.
- Zaman: Gerçekte de her olay; zaman denilen sonsuz bir akış içine sonradan insanların yerleştirdiği, sistemli zaman dilimlerinde geçer. Öyküde yazar olay zamanını da düşleyerek kurar. Öyküde zamanın okuyucuya veriliş biçimi yazarın isteğine bağlıdır. Kimi zaman kronolojik zaman denilen olay ya da durumun başladığı, geliştiği, sonuçlandığı zamana bağlı kalır. Kimi zaman da okuyucu, daha ilk cümleden, kendini olayın en çözülmez düğümlü bölümü içinde buluverir. Kimi zaman ise yazar olayı sonuçtan başlatarak başa doğru bir sıra ile anlatır. Yazarın zamanı düzensiz kullandığı, kimi yerinde geçmişe dönen, kimi yerinde şimdiyi anlatan öyküler de vardır.
Öyküde, başta öyküleyici ve betimleyici anlatımlar olmak üzere, açıklayıcı ve tartışmalı anlatım yollarının hemen hepsinden yararlanılır. Anlatıcı olarak da öyküdeki kişiler kullanıldığı için, öyküler içinde karşılıklı konuşmaların bulunduğu, kolay okunabilir yazılardır.
Öykü yazımında diğer yazı türleri de kullanılmaktadır. Söz gelimi bir öykü günlük, anı, mektup gibi yazı türlerinden biriyle yazılabileceği gibi, birkaçının karması biçiminde de yazılabilir.
Öykü türünün belirleyici özellikleri:
- Olay plânlı yazılardır.
- Anlatılan olaylar, bir mantık çerçevesine oturtabilmelidir. Her anlattılan, daha önce anlatılanla çelişmemelidir.
- Anlatım, yapmacıklıktan uzak olmalı, yalın bir dil kullanılmalıdır.
- Anlatımı kendine özgü olmalı, taklit edilmiş ya da taklit edilebilir olmamalı.
- Bu kurallara bütün yazılı anlatımlarda uygulanacak genel kuralları ekleyiniz.