SAKIN DOKUNMA-Josef Hasek Kılçıksız

Sakın Dokunma
İşte geldim, geçiyorum Sait her şeye bulaşarak
Dalgınlığıma batar tuz, ekmek, çay ve şeker
Bozkırımda bir at
Rüzgâr gibi teper, kırar buzunu soyunuk nehirlerin
Etrafa saçılır alınganlıkların dolgun damlaları
xxx
Hatırlarsın Sait
Uzun olurdu nice kıyımlar görmüş kasım geceleri
Olmuşlar, olacaklar ve büzük kıvrımları tüm yanılsamaların
Karşımızda oturan uzun bacaklarını katlamış zaman
Yüksek sesle konuşamazdık umudumuzdan
Hatırlarsın
xxx
Bu yapışkan karanlığı iyice benimsedik Sait
Katil mektupları yeşil salgılar içinde
Selâmın son noktasını bildik, vedanın üşüyen tüm ünlemlerini
Bu çürük eti ve Orfeus ağlaklarını kırk kemiklerin arasında
Dosyalarca sahip olmak eşyanın kaydına
Hepsi boşuna Sait, hepsi boşuna
xxx
Bak, gökyüzü çıkıyor metruk bir evden
Yarasaları son akşam üstlerinin
Kafamda döner film şeritleri sonsuzca
Bir yakınım ölür, gecenin kör ağrısına bıraktığım bir yakınım
Anafikri değişmezdi ihtilâl sızılarının
xxx
Umurumda değil Sait
Bir ay sönmüş diyorlar bir başka denizin sularında
Yok sancılı bir at çatlamış dibe çekilirken uzak
İyimserliğin ölümü her sabah yeniden
Bir tek sen anlarsın neyden korktuğumu, bir tek sen
Duvarı, harcı, şavkı geçiren çatlak sıvayı
Şilebe su sızdıran yarayı, en iyi sen anlarsın
xxx
Gerisini boş ver Sait
Yaklaş bir şey söyleyeceğim kulağına
Kafamın içinde bir yas yeri var
Taşrada ahlat iniltisi
Ucu örümcek düğümlerle dalların
Sönmüş ocak ruhları bir avuç buğday ıssızlığında
Sakın dokunma Sait
Yanarsın.
Josef Hasek Kılçıksız